Dr. Çiğdem DÜRÜST
Yazara mesaj gönder
Yazarın tüm yazılarını görüntüle

Organik ve sağlıklı bir tohumu hastalıklı, ya da hastalığa yatkın bir toprağa dikerseniz ne olur? Çok basit: Gerekli tarımsal uygulamalarla arındırılarak, tohumun sağlıklı yetişmesine imkan sağlayacak bir kaliteye ulaştırılmamış bir toprakta, arzulanan kalitede bir ürün alınamaz.

Toplumsal yaşamın sürdürüdüğü alan da toprak gibidir. Çeşitli sorunların üretildiği ve sorunun temeline kaynaklık eden sebeplerin teşhis edilemediği bir toplumun, bireylerinin de psikolojik açıdan sorunsuz olmaları beklenemez.

İşte halk arasında popülerleşen. Toplum olarak psikolojimiz bozuldu söyleminin bilimsel açıklaması budur!

Sosyal psikoloji dediğimiz alanın konusu, tam da budur! Toplumsal koşulların insanlara olan etkilerini araştırır sosyal psikologlar.

***

Kıbrıs'ın kuzeyindeki toplumun sorunlu bir toplum olduğunu söylemek, bu sebeple hatalı değildir.

Toplumumuzda, ne yazık ki sürekli stres, sorun ve problem üreten kaynaklar canlı kaldıkça, bu sorunların kaynakları varlıklarını korumaya devam ettikçe ruh sağlığı uzmanlarının çözümledikleri bireysel sorunların sonu asla gelmeyecektir. Ruhsal destek alan bireylerin sağaltma süreçleri tamamlansa bile, bir başka sorun kılığında, ayni insanların karşısına çıkmaya devam edebilir. Kısır döngü halinde ve zincirleme devam eden sorun, toplumsal sorunların pekişmesine ve kemikleşmesine yol açar.

***

Dünyayı yönetebilecek, burayı cennete ve cehenneme dönüştürecek güce sahip iken, potansiyelimizi, dünyayı cehenneme çevirmek için kullanıyor olmamız kabul edilemezdir.

Kıbrıs'ın kuzeyinde, etik ve ahlaklı, doğru ve düzgün olanlar konusunda bilinenler ve kesilen ahkamlara yapılan yatırımlara karşın, soygunların, vurgunların, vergi kayıp ve kaçaklarının, kısacası sayısız ahlakdışlığının ve yasadışılığın tavan yapması, bizlerin sosyal psikolojik açıdan içinde bulunduğumuz duruma sebep olan ve sonuçlarını oluşturan temel etkendir.

Trafik kazalarından, doktorlara olan güvensizliğe, adalet sisteminin bozuk olduğunu iddia edişlerimizden siyasetçilere karşı duyulan öfke ve güvensizliğe kadar toplumsal psikolojimizin hangi durumda olduğunu anlatacak pek çok örnek saymakta hiçbirimiz zorlanmayız.

***

Aşağıdaki “En iyi Buğday” iisimli öykü ne yapmamız gerektiğine ışık tutabilecek güzel bir kıssadan hissedir:

Her yıl yapılan ‘en iyi buğday’ yarışmasını yine aynı çiftçi kazanmıştı. Çiftçiye bu işin sırrı soruldu. Çiftçi:
-Benim sırrımın cevabı, kendi buğday tohumlarımı komşularımla paylaşmakta yatıyor, dedi.
-Elinizdeki kaliteli tohumları rakiplerinizle mi paylaşıyorsunuz? Ama neden böyle bir şeye ihtiyaç duyuyorsunuz? diye sorulduğunda,

-Neden olmasın, dedi çiftçi.

-Bilmediğiniz bir şey var; rüzgâr olgunlaşmakta olan buğdaydan poleni alır ve tarladan tarlaya taşır. Bu nedenle, komşularımın kötü buğday yetiştirmesi demek, benim ürünümün kalitesinin de düşük olması demektir.

Eğer en iyi buğdayı yetiştirmek istiyorsam, komşularımın da iyi buğdaylar yetiştirmesine yardımcı olmam gerekiyor.

***

Sosyal psikoloji alanında çalışan ve toplumsal sorunlarımıza ışık tutacak önerileri geliştirilecek sosyal psikologlara ihtiyacımız bundandır.

Bunu gereksiz gören 40 yıldır devleti yönettiğiyle övünen sistemin ilan etmekten korktuğunu korsan olarak ben ilan ediyorum...

Buyurun!