Hiperaktif çocuklarla rahat bir tatilin ipuçları!

Hiperaktif çocukla tatil nasıl geçirilir? Hiperaktif çocuğu olan aileler tatilde neler yapmalı? İşte ebeveynlere rahat bir tatilin ipuçları!

İlkokul çağındaki her 100 çocuktan 3-5’inde görülen dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, öğrenme sürecini olumsuz etkilemesinin yanı sıra; sosyal ilişkilere de olumsuz yansıyor.Yaz tatili hiperaktif çocukların tedavisi için en uygun yol haritasının belirlenmesi açısından önemli bir fırsat olarak tanımlanıyor. Memorial Kayseri Hastanesi Psikoloji Bölümü’nden Psk. Kübra Yelkenoğlu, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ile ilgili uyarılarda bulundu.

“Bunu yaparsam sonuçları ne olur?” diye düşünemezler

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, kızlara oranla erkeklerde daha sık rastlanan genetik ve biyolojik kökenli psikiyatrik bir rahatsızlıktır. Bu rahatsızlık nedeniyle çocuklar, gelişimine uygun olmayan aşırı hareketlilik, istekleri erteleyememe ve dikkat dağınıklığı sergilemektedir. Aşırı hareketlilik, çocuğun okul hayatında ve sosyal hayatında hem aileleri için hem de öğretmenler açısından önemli bir sorundur.

Bu tip çocuklar, kendilerini kontrol etmekte güçlük çekerler. Acelecidirler, akıllarına ilk gelen şeyi yapmak isterler, siz soruyu sorarken o çoktan cevaba geçmiştir. Aceleci oldukları için, ‘bunu yaparsam sonuçları ne olur?’ diye düşünemezler. Sonunu düşünmeden hareket ettikleri için tehlikeli durumlarla karşılaşmaları olasıdır.

Sadece eğlendikleri işlere saatlerce vakitlerini ayırabilirler

Dikkat eksikliği görülen çocuklar, uzun süre bir şeye kendilerini vermez, dikkatlerini bir noktada toplamaz. İlgilerini çekmeyen, sıkıcı buldukları işlerle ve zihinsel bir uğraş gerektiren konularda dikkatlerini uzun süre toplayamadıkları için sevdikleri, eğlendikleri işlere saatlerce vakitlerini ayırabilirler. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite sık görülen bir sorundur.

Hem dikkat eksikliği hem de aşırı hareketlilik ve dürtüsellik (istekleri erteleyememe) belirgindir. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun görülme sıklığı yaş ilerledikçe düşmektedir. 4-12 yaşlar arasındaki erkeklerin % 10’unda, kızların ise % 4’ünde görülmektedir. 13-18 yaşlarına gelindiğinde ise bu oran yarı yarıya düşmektedir.

Hiperaktivite bozukluğunun belirtileri

Günümüzde yerinde duramayan, derslerine çalışmak istemeyen, enerjisi fazla olan her çocuğa ‘hiperaktif’ etiketi yapıştırılmaktadır. Bu çok yanlış bir değerlendirmedir. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun; davranışsal, fiziksel, bilişsel, duygusal, birçok belirtisi vardır. Bu çocuklar, her şeyi kurcalamak ister, konudan konuya atlar, saygısızca ve küfürlü konuşabilirler.

El yazıları genellikle bozuktur, eşyaların üzerinde gezer, sıkıcı buldukları bir işle uğraşırken ya da ders sırasında uzun süre oturamazlar. Bu tip çocuklar, otursalar dahi el ve ayaklarını sürekli oynatırlar. Okula götürecekleri kitaplar, araç-gereçler düzensiz ve eksiktir.

Grup içi oyunlarda arkadaşları tarafından istenmezler çünkü kurallardan hoşlanmazlar. Zekaları normal ya da normalin üstünde olsa bile genellikle okul başarıları düşüktür. Ruh halleri değişkendir, çabuk sinirlenirler, depresyon daha sık görülebilir ve duygusal yönden kararsızlıklar yaşarlar. Görsel algılamalarında problem yaşayabilirler. Konuşma, telaffuz bozukluğu, işitme algılarında yetersizlik görülebilir.

Çocuğun olumlu yönlerini ortaya çıkarabilecek ortamlar hazırlayın

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu çok rahatsız edici ve olumsuz gibi görünse de olumlu yönleri de vardır. Bu sorunla karşı karşıya gelen çocuklar genellikle enerjik, yaratıcı, arkadaş ortamlarında aranan ve sevilen tiplerdir. Girdikleri ortamlara daha kolay uyum sağlarlar, daha sıcakkanlıdırlar.

Ailelerin yapmaları gereken ise; onlara, çocuklarının yapılarını, olumlu özelliklerini ön plana çıkarabilecekleri bir yaşam sağlamalarıdır. Her aile çocuğunun başarılı olmasını ister ve bu konuda ellerinden geleni yapar.

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan çocuklar ise genelde tembel olarak görülür. Aileler bu konuda çaresiz kalır. Bu çocuklar aslında tembel değildir. Ders çalışmaya, sıkıcı işlerle uğraşmaya isteksizlerdir. Sınavlarda çok basit hatalar yapar, sınavlarda ilk soruları başarılı bir şekilde yapsalar dahi sonlara yaklaştıkça hataları artar. Uzun süre derste, sınavda oturamadıkları için akademik başarıları da düşüktür.

İHA

Leave a Reply