Son elli yılda ülkemizdeki en önemli değişimin kadınların iş hayatına katılmaları olduğunu vurgulayan Çocuk ve Evlilik Terapisti Uzman Psikolog Ramazan Şimşek, kadınların ev ve iş hayatı arasındaki dengeyi kurması için 10 öneride bulundu.

Annelik kimliği hatırı sayılır bir yük getirirken bir de iş hayatının yani iş kimliğinin zorlukları bindi kadının üzerine. Bu değişime uyum sağlamak kolay değil, Avrupa ve Amerikalı kadınların bu değişime uyum sağlaması neredeyse 150 yılını aldı. Bizimki de zaman alacak ama bizim avantajlarımız daha çok. Bu değişimi deneyimlemiş toplumların birikimi, uzmanların artması ve özellikle bilgiye ulaşmanın kolaylıkları artılarımız gibi görünüyor. Peki, geçiş döneminde kadın ev ve iş arasındaki denge nasıl kurulabilir?

İşte altın değerinde 10 öneri

1. Suçluluk duygusuyla baş edin: Küçük çocuğunuz evdeyken siz de çalışıyorsunuz. “Evde kim bilir ne yapıyordur, karnı doydu mu, ben neden buradayım” diye sormaya başlarsınız. Evet, ilk sıkıntı ile karşı karşıyasınız, suçluluk duygusu. Bu bir süre yakanızı bırakmayacak. Çocuk büyüdükçe bu duygu ciddi oranda azalacak hatta okul çağı geldiğinde hiç kalmayacak. Bu nedenle biraz sabra ihtiyacınız var. Siz çalışarak onun daha iyi eğitim almasına, daha iyi imkanlarda büyümesine neden oluyorsunuz. Bu düşünce anneleri gerçekten rahatlatıyor. Bunun yanında aynı duyguları yaşayan arkadaşlarınızla konuşmak da size iyi gelecek.
2. Çocuk bakımı için destek alın: Çocuk bakımı ve verimli vakit geçirmesi konusunda güvendiğiniz bir bakıcıdan ya da kurumdan destek alın. Anneanne ya da babaannelerden de bu desteği alabilirsiniz. Siz işteyken çocuğunuzun güvenli ellerde olması sizi çok rahatlatacaktır.
3. Sabahları organize edin: Çocuğunuz küçük ya da büyük olabilir, hiç fark etmez sabah evden çıkışlar genelde telaşlı oluyor. Çocuğunuz henüz çok küçükken ‘ayrılma sendromu’ sabahların en önemli stres kaynağıdır. O ağlar, sizin içiniz parçalanır. Olabildiğince hızlı olun, ondan gizli çıkmayın, mutlaka vedalaşın ve vedalaşma biçiminizin aynı olmasına dikkat edin. Çocuğunuz büyüyüp okula başladığında ise hazırlanma telaşı sabahların stresi olmaya başlar. En iyisi siz akşamdan hazır olun.
4. Haftalık takvim yapın: Hafta içinde yapılacak ya da olabilecek önemli etkinlikleri mutlaka planlayın ki sürpriz yaşamayın. Akıllı telefon ve tabletler sayesinde plan yapmak ve hatırlatma yapmak artık daha kolay. Evin planlı ve organize olması işinizde sizin daha verimli olmanızı sağlar.
5. Patronla iletişim halinde olun: Hayatınızdaki olabilecek zorlukları, değişimleri, iş yerinin neye ne kadar izin verdiğini, yasal haklarınızın neler olduğunu mutlaka işvereninizle konuşun. İyi bir iletişimizin olması, onun size yardımcı olması bakımında son derece önemli.
6. İlişkilerinizi koruyun: Unutmayın, sizi işin yoğunluğundan daha çok ilişkileriniz yoracaktır. Eşiniz, kök aileler, iş arkadaşlarınız ve sosyal arkadaşlarınızla ilişkilerinizi korumaya ve iyi yönetmeye özen gösterin. İyi gitmeyen ilişkiler enerji kaybına yol açar. Bu dönemde evde de iş yerinde de enerjiye çok ihtiyacınız olacak.
7. Ailece vakit geçirin: İşten arta kalan zamanlarınızın tümünü ev işlerine harcamayın. Anne, baba ve çocuğun da katıldığı etkinlikler oluşturun. Hepinizin birlikte katıldığı etkinlikler, duygusal doyumunuzu artıracaktır.
8. Eşinizle vakit geçirin: O sizin en önemli takım arkadaşınız. Çocuğunuzla iken anne, iş yerindeyken de iş kimliğiniz ön plandadır. Bunların iyi bir şekilde dengelenmesi için eşinizin desteğine, ilgisine ve şefkatine her zamandan daha çok ihtiyaç duyarsınız. Birbirinize ayıracağınız vakitler enerji depolamanıza neden olur. Unutmayın iyi karı-koca olmadan iyi anne-baba olunmuyor.
9. Kendiniz için vakit ayırın: Kişisel olarak keyif aldığınız, gelişiminize katkı sağlayan ya da ruhunuzu besleyen en az bir etkinlik katın hayatınıza. Haftanın belli bir günü ve saati sizin ‘ben’ saatiniz olsun.
10. Fiziksel sağlınızı koruyun: Çalışan kadınların büyük bir bölümü çocuk doğumundan altı ay gibi bir süre sonunda tekrar işe başlamaktadır. Belki hala bebeğinizi emziriyorsunuz. Gebelik, doğum ve doğum sonrası yorgun düşen bedeninizin fizyolojik bir düzene oturması için hala zamana ihtiyacı var. Bunun için öncelikle beslenmenize, uykunuza ve sağlınıza dikkat edin. Siz iyi iseniz çocuğunuza iyi bakabilirsiniz ve siz iyi iseniz işinize devam edebilirsiniz.