Sıcak havalar ve yüksek nemin termal stres yarattığını, bunun da tahammülsüzlük, çabuk sinirlenme, dikkat eksikliği gibi sorunlarla kendini gösterdiğini belirten Psikolog Ayşe Yanık Knudsen, termal stresin yoğun zihinsel yorgunluk, kolay yorulma, çabuk sinirlenme, baş dönmesi, baş ağrısı gibi şikayetlere de yol açtığını söyledi.

Termal stresin özellikle anksiyete, bipolar bozukluk, depresyon gibi sorunları olanları daha fazla etkilediğini söyleyen Knudsen, “Söz konusu kişiler; psikiyatrik tedavilerini ve ilaçlarını aksatmadıkları takdirde termal stresten en az ölçüde etkileneceklerdir. Hiçbir psikolojik sorunu olmayanları da etkisi altına alan bu yoğun stres durumunu; sosyal aktivitelerde bulunmak, sıvı kaybının neden olduğu bedensel ve zihinsel yorgunluğa karşı bol su içmek, düzenli egzersiz veya yürüyüş yapmak gibi önlemlerle kontrol altında tutmak mümkün” dedi.

TAHAMMÜLSÜZLÜK UYKU KAÇIRIYOR

Uyku kalitesinin yaz sıcaklarıyla birlikte düşmesiyle termal stresin etkisini arttırdığını ifade eden Psikolog Ayşe Yanık Knudsen, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Uykuya dalamamak, kişinin ertesi günkü enerjisini ve psikolojik durumunu olumsuz etkiler, zihinsel yorgunluk ve tahammülsüz duygu durumlarını da beraberinde getirir. Vücudun dinlenebilmesi ve uykudan en yüksek verimi alabilmesi için, yükselen beden ısısını azaltmaya çalışmak gerekir. Bu anlamda yatmadan önce alınacak bir duş, uyku öncesi aşırı efor sarf etmekten kaçınmak faydalı olacaktır. Oda sıcaklığının yatmadan önce klima ve benzeri cihazlarla düşürülmeye çalışmak, uyku için ışık almayan bir oda tercih etmek, yatmadan önce atıştırmamak ve akşam yemeklerinde hafif yiyecekler yemek de yaz sıcaklarının neden olduğu uyku sorunlarını giderme konusunda yardımcı olur.”