Poster krizinin toplumsal psikoloji yönünden anlamı

Siyasi partiler ve siyasetçiler bir ülkeyi (toplumu) yönetmeye talip olurlar. Varlıkları tamamıyla bunun üzerine kuruludur.

 

 

Psikiyatr Semih Dikkatli / HH Konuk Yazar

 

 

 

Bu nedenle sürekli kamuoyu önündedirler ve üstelik bunu tercih ederler. Tüm amaç; yönetmeye talip oldukları insanların güvenini, beğenisini, onayını kazanmak ve seçimlerde oylarını almaktır. Bu amaca ulaşmak yolunda, eğitimlerini, kariyerlerini, bireysel yeteneklerini ve hatta fiziki özelliklerini kullanırlar.

 

 

 

Bütün bu çabaların içinde yalan, hile gibi ahlaki olmayan yollar da bulunabilir.

 

Bir ülkeyi yönetmek hırsına kapılmış bu insanların bazıları hastalıklı bir biçimde seçilmek ve gücü eline almak arzusunu her şeyin önünde tutmaya başlar. Artık toplumları yönetmek için talip olduğu siyaset, siyasetçinin kendisini yönetmeye başlar. Beklentiler, siyaset ve siyasetçiyi esir alır.

 

 

İktidarda bulunan partiler, elllerindeki gücü bırakmamak için her şeyi yapar.

 

Muhalefet partileri ise iktidar olanaklarıyla donanmış hükümeti alaşağı edebilmek için uğraşır. İktidar olmak, güçlü olmayı getirse de, yıllar içinde bazı yıpranmalara da yolaçar. Uzun süren iktidarlar bazen başarısız oldukları için değil, sadece halk yenilik aradığı için bile seçim kaybedebilirler.

 

 

Ülkemiz 1950 yılından itibaren muhafazakar partiler tarafından yönetilmektedir. Zaman zaman sosyal demokrat partiler koalisyon hükümetlerine katılmış olsalar bile tek başına iktidar şansını hiç yakalayamamıştır. Tüm dünyada sol rüzgarların estiği zamanlarda bile güçlü bir ikitdar yaratamayan sol ve özelinde CHP artık iktidar alternatifi konumunda bile değildir.

 

 

Peki yıllardır ana muhalefetten öteye geçemeyen CHP’nin sorunu nedir?

 

 

“ATATÜRK POSTERİNİ KİM İNDİRDİ?” 

 

 

Evet, kulaklarınıza inanamayacaksınız ama en büyük sorun tam da budur.

 

 

“Posteri kim indirdi?”

 

 

Konu CHP olunca, gayet ciddi bir biçimde yazmaya başladığım bir yazının böylesine maymuna döndüğünü görmem ilk kez başıma gelmiyor. Tam ciddi bir şeyler yazayım istiyorum, aklıma CHP geliyor, ne ciddiyet kalıyor ne de moral…

 

 

Toplumsal açıdan CHP’nin yıllardır içinde bulunduğu durumu bu poster, bize yeniden hatırlattı.

 

Sürekli olarak halkın ve ülkenin gerçeklerinden uzak konuları dert edinen, sırtını Atatürk’e dayamış ama Atatürk’e uzaklaşan bir konum bu… Bu konumun yeni bir adı da var, Yeni CHP… Her ne demekse… Sayın Kılıçdaroğlu ve kefere diyeni, Ermeni soykırımı vardır diyeni, PKK gerilladır diyeniyle gene lbaşkan yardımcıları, yarattıkları Y-CHP anlayışının altında kalmıştır.

 

 

Y-CHP Türkiye’nin eneğitimli seçmenine v esiyasetçisine sahip bir partisi olmasına rağmen akılt utulması yaşayan tek partisidir aynı zamanda… Değil ülkeyi tüm Dünya’yı yönetebilecek bilgi birikimi ve kapasitesi olan bu köklü kurumun halka inememesi tuhaftır.

 

Demokrasiden uzak delege anlayışı, vekillerin seçiliş biçimi, parti meclisi ve yöneticilerinin oluşturulmasındaki gariplikler Y-CHP’yi korkunç bir kaosa sürüklemiştir. Artık değil ülkegerçeklerinin, kendi gerçekliklerinin bile farkında olmayan yapısıyla ve vizyonsuz genel başkanıyla, Y-CHP içler acısı durumdadır.

 

 

Hal böyle olunca, en büyük sorunda tabii ki bir poster oluverir.

 

 

Son seçimlere kadar hiçbir proje üretmeyen, iktidara saldırmaktan başka bir politikası olmayan, halktan oy alabilmenin yolunun ilkeli davranmaktan geçtiğini göremeden ilkesiz bir biçimde dört tabandan siyasetçiye kucak açanY-CHP için yolun sonu görünmüştür.

 

 

İşte milletimiz için Y-CHP POSTERİ de tam budur:

 

 

Sığ bir Atatürkçülük,

PKK severlik,

İlkesizlik,

Halkı anlayamama,

Dinsizlik,

İktidar olmaktan çekinme,

Hizipçilik,

Kendi içinde bile sürekli kavga hali ve daha nice olumsuz yargılar…

 

 

Sahi ben güzel güzel siyaset ves iyasetçilerle ilgili bir yazı yazıyordum. CHP yine suları bulandırdı. Atatürk Posteri üzerinden koparılan ve yalan rüzgarına dönen bu fırtına şunu iyice göstermiştir ki; artık duvardan indirilen Atatürk değil, Y-CHP’dir. Y-CHP halk karşısında o kadar değer yitirmiştir ki, iktidar olması imkansızdır. -Bunun bilimsel gerekçelerini içeren ve Garcia Etkisi’ni anlattığım Popüler Bilim Dergisi’ndeki yazımı okuyabilirsiniz.

 

 

Kimin Atatürk Posteri’ni duvardan indirdiğini bir kenara bırakın veY-CHP Posteri’ni duvardan indirin artık… Ne Atatürk’e ne de ülkeye daha fazla zarar vermedenY-CHP’yi kapatın. Altı Oku Anıtkabir’e müzeye götürün. Sonra da yeni bir sol hareket yaratın. İşte o hareketle birlikte, duvara Atatürk’ün yanına öyle bir parti posteri asın ki, halk siziu sanmadan iktidara taşısın.

 

 

 

 

 

 

 

Yorumlar

Yorumlar

Leave a Reply