Patron: Çalışanımın eşiyle sorununu çözmek benim işim

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, 'Kitabını tüm odalarda anlat' diyor. İşadamlarına, patronlara 'dinlemesi' tavsiye edilen kitap mesela, şu vurguyu yapıyor:
'Makineler için çok büyük para harcanırken, günün sekiz saatini bunların başında geçiren işçilerin barındığı yapıların niteliğine dikkat edilmiyor.'
Kitabın yazarı Mehmet Semih Söylemez ile buluştuk. Babasının kurduğu AGT firmasının CEO'su. Antalya merkezli AGT, mobilya için gerekli tüm malzemeleri, ara ürünü üretiyor. IKEA dahil müşterileriyle dünyada, alanındaki ilk beş firmadan biri.
'Bir işyerinde önem verilmesi gereken üç yer var' diyor:
'Yemekhane, soyunma odaları ve çalışanların kullandığı tuvalet.'
Çalışanlarının sadece alın terini koymasını istemiyor. Gönlünü, kalbini kazanmaya çalışıyor.
Öyle ki şunu iddia ediyor:
'Bir patron, yanında adam çalıştıran herkes, psikoloji, sosyoloji, felsefe ve sanat ile ilgilenmeli.'
'Duygusal Sermaye' adlı kitabı ilk üç ayda 5 bin satmış, talep gelmeye devam ediyor. Diğer patronlara da gidip, sesleniyor:
'Çalışanınızın eşiyle sorunu varsa çözmek sizin işinizdir.'
Bir gün toplantıda, dinleyici bir işadamı karşılık veriyor:
'İşimiz, gücümüz var, çoluğumuz, çocuğumuz var. Bir de çalışanların dertleriyle mi uğraşacağız?'
'Evet' diyor, Mehmet Semih Söylemez:
'Bir personelin sorunu tüm şirketi etkiler. Bizim fabrikaya yakın fabrikalardan birinde iş makine operatörü, iş kazası yaptı, hayatını kaybetti. Meğerse bir hafta önce eşi, evi terk etmiş.'

'Benim çalışanlarım mutlu'
İddiası bu, Mehmet Semih Söylemez'in. Sözlerini sürdürüyor:
'2003'te çalışanlarımıza, psikolog desteği isteyenlere, ihtiyaç duyanlara psikolog hizmeti vermeye başladık. 2005'te aile danışmanı hizmeti. Ve dedik ki, 'Gönül rahatlığıyla gidin, sizden başka işyerinde kimse, bu hizmeti aldığınızı bilmeyecek. İstiyoruz ki, aralarındaki iletişim de iyi olsun. Öğrenen organizasyonlar sistemini başlattık.'

Günaydın demeyen müdür zam alamıyor
MEHMET Semih Söylemez, fabrikalarında 360 derece değerlendirme sistemini uyguladıklarını da anlatıyor: 'Üst, astı ve ast, üstü değerlendiriyor.'
İnsan odaklı yaklaşımda 'ast'lara şu sorular soruluyormuş:
'Size 'günaydın' der mi? Bir probleminiz olduğunda dinler mi? Adil mi?'
Ve devam ediyor:
'Günaydın demeyen müdür zam alamaz, terfi edemez.'
Ekliyor: 'Ben ve kardeşim de bu değerlendirmeye tabiyiz. En son 5 üstünden 4.30 aldım. Şimdi bu 4.30'u yükseltmeye çalışıyorum.'

Ferrari'sini almayan bilge
KİTAPTAKİ 'sosyal yaklaşımı', 'sosyal adaleti', 'hak ve eşitlik' kavramlarını okuduktan sonra Mehmet Semih Söylemez'e 'Bir tek, Karl Marx'tan alıntı yapmamışsınız' diyorum:
Gülüyor: 'İnsan, paradan daha kıymetli bir sermaye' diyor.
Arabasının markasını soruyorum, Ferrari'sini Satan Bilge kitabını hatırlayarak:
'Aslında Ferrari almak istemiştim. Ama Kamil hocam, (Mimar Sinan Güzel Sanatlar öğretim üyesi, fotoğraf sanatçısı ve kitaptaki görsellerin de sahibi Kamil Fırat) dedi ki, Ferrari yeni bir hayata başlamaktır. Porsche araba konusunu kapatmaktır. O yüzden Porsche aldım.'

Çalışanını mutlu etti, fabrika atılım yaptı
MEHMET Semih Söylemez, önce çalışanlarının mutluluğunu yakalamış, sonra Duygusal Sermaye kitabını yazmış.
'2000'de 'duygusal sermaye' konusuna ilgim başladı. O yıl, 40 kişi çalışıyordu, fabrikada. İhracatımız 40 bin dolardı' diyor.
Peki bugün?
'700 çalışanımız var. 2005'ten beri Türkiye'nin en büyük 500 sanayi kuruluşu listesindeyiz. Üretimimizin yarısı ihracat. Geçen yıl 68 milyon dolarlık ihracat yaptık. Türkiye, 2023 için 500 milyar dolar ihracat hedefi koyarken, biz de diyoruz ki, 500 milyon dolarını biz yapacağız.'

Leave a Reply