Kış depresyonunu önlemek elinizde!

Güneş ışığından yoksun kalmak vücudun biyolojik saatini bozuyor. Sürekli uyumak istiyor, kendimizi yorgun hissediyor, ve yaşamdan zevk alamamaya başlıyoruz. Bu belirtilerle ortaya çıkan “kış depresyonu” çözümsüz değil. Psikolog Yrd. Doç. Dr. Sema Bengi Gürkan, kış depresyonundan kurtulmanın yollarını anlattı.

Sabahları uyandığımızda hava hala zifiri karanlıktır. Kış aylarında olumsuz hava şartları hüküm sürdüğü için gündüzleri genelde ışığa hasret kalırız. Aydınlık hava gün içinde biraz yüzünü gösterse de, bütün gün çalışanlar akşamları iş çıkışı eve giderken yine karanlık havayla karşılaşırlar. Kış aylarında havanın bu kadar kasvetli ve kapalı olması, insanın bütün keyfini kaçırır. Genelde kendimizi uykusuz, huysuz ve yorgun hissettiğimizden, ister istemez konsantrasyon sıkıntısı çekeriz. Bu belirtiler kapsamında tıp dünyasına göre sezona dayalı depresyondan bahsetmek mümkün. Bunun da adı “kış depresyonu”.

BELİRTİLERİ NELER?

Yorgunluk, uyku düşkünlüğü, alınganlık ve hazımsızlık gibi belirtileri kapsayan “kış yorgunluğu”, depresyona sürüklüyor. Havanın kapalı, sisli ve yağışlı olması, kişilerin sosyal yaşantısını olumsuz etkiliyor.

Uzmanlar, kış depresyonunun önemli bir sorun olduğunu belirtiyor. Yağmurlu, karanlık havaların başlamasıyla ve güneş ışığının azalmasıyla insanlarda bir gevşeme meydana geliyor. Bu dönemde çok sayıda kişi, kendini sürekli yorgun, aç ve morali bozuk hissedebiliyor. İster istemez aşırı karbonhidratlı besinlere yöneliyor ve uyku isteği çoğalıyor. Işıktan yoksun kalan bedenlerde ciddi bir halsizlik görülüyor. Işığın bol olduğu ortamlarda bulunan insanların ise moralleri daha yüksek oluyor.
Kış depresyonu kadınlarda %80 oranında görülüyor. Bunun temelindeyse, regl dönemi öncesi yaşanılan sendromun etkisi oluyor. Havanın kasvetli ve iç daraltıcı olması, depresyonu etkiliyor.

Kış depresyonu

SORUMLUSU MELATONİN HORMONU

Bu mevsimsel ruh hali rahatsızlığının sorumlusu olarak “epifiz bezi” gösteriliyor. Beyinde bulunan fındık büyüklüğündeki organın ruhsal durum üzerinde önemli bir etkisi var. Melatonin üreten bu hormonun etkisi yatıştırıcı tabletlerinkine benziyor. Kişiyi hareketsizleştiriyor, ruh halini olumsuz etkiliyor, uykulu ve yorgun yapıyor. Çoğu zaman 10-12 saat uyuduğumuz halde dinlenemiyoruz. Zihinsel ve bedensel verimlilik bitme noktasına geliyor. Durmadan bir şeyler, özellikle de tatlı şeyler yemek istiyoruz. Bu hormon sadece karanlıkta üretiliyor. Buna karşılık gözün ağ tabakası tarafından alınan ve sinir yollarıyla epifiz bezine iletilen ışık; melatonin üretimini azaltıyor ve insan psikolojik olarak neşeleniyor.

BOL IŞIK DEPOLAYIN

Kış depresyonunun en iyi ilacı; ışıklı ortamlarda bulunmak ve güneşli, açık havalardan yararlanıp yürüyüş yapmak. Özellikle, kuruyemiş gibi enerji veren gıdaların tüketilmesi depresyon tehlikesini düşürüyor. Eğer depresyon ilerlemiş durumdaysa ve kişi kendini daha kötü hissediyorsa, hemen bir doktora başvurulmalı. Aksi takdirde düzelmesi oldukça zor olan sonuçlar ortaya çıkabiliyor. Havaların soğumasıyla vücutta bazı metabolik değişiklikler de başlıyor. Günlük enerji, vitamin ve mineral gereksinimimizde artış oluyor. Vücut, C vitamini takviyesine ihtiyaç duyuyor. Yeşil sebzeler, turunçgiller, domates, patates ve kuşburnu bol bol C vitamini içerdikleri için, bunları tüketerek vücudunuzu kuvvetlendirebilirsiniz.

Kış depresyonu

KEYFİNİZ KAÇMASIN

Küçük değişiklikler sayesinde kış depresyonunu önlemek elinizde.

Perdeleri açın: Eğer karşınızda evinizin içini gözetleyebilecek yakınlıkta bir komşunuz yoksa evinizdeki perdeleri açık tutun. Böylece içeriye mümkün olduğunca gün ışığının girmesini sağlayabiliriz.

Renkli kıyafetler giyin: Turuncu, açık yeşil, sarı gibi renkler hem içinizi ısıtır hem de neşelenmenizi sağlar.

Hareketli müzik dinleyin: Sabahları uyandığınızda hemen radyonuzu açın. Hareketli şarkılar çalan bir istasyonu seçin ve müziklere eşlik ederek güne hazırlanın.

Masanıza renk katın: İş yerindeki masanızda koyu renk ne varsa kaldırın. Masanızı renkli eşyalarla süslemeye özen gösterin. Hatta kullandığınız kalemlerin ve defterinizin bile renkli olmasına dikkat edin.

Yeteneklerinizi keşfedin: Örgü örmek, takı tasarlamak, mum ya da seramik yapmak; ilgi alanlarınız doğrultusunda kendinize bir hobi edinebilir ve canınızın sıkkın olduğu zamanlarda kafanızı dağıtabilirsiniz.

Evinizi baştan yaratın: Dolaplarınızı ve çekmecelerinizi düzenleyin, atılacakları atın. Koltuklarınızın yerini değiştirin. Masanızı renkli örtüler ve mumlarla süsleyin.

IŞIK TERAPİSİ NEDİR?

Kış mevsiminin genellikle karanlık geçtiği Kuzey ülkelerinde, ışığa ihtiyaç duyan kişilere “ışık terapisi” uygulanıyor. Bu yöntemde, hasta özel bir ışık cihazının önüne oturuyor. Işık tüpleri ültraviyole ışınları olmadan tüm ışık dilimlerini uyguluyor. Işık gücü, bir ilkbahar gününe eşdeğer 2500 ile 10000 Lüx arasında değişiyor. Göz, bu antidepresanı hemen algılıyor. Göz tabakası ışık sinyalini bir sinirsel tepkiye dönüştürüyor. Beyindeki belli yapıları etkileyen bu sinyal, kişinin uyku ve uyanıklık ritmine tesir ediyor.

Bu cihazları evinizde kullanmak üzere internetten de satın alabilirsiniz. Hangi cihazın size uygun olduğunu, hangi sıklıkta ve sürede bu ışığın önünde oturmanız gerektiğini mutlaka doktorunuza danışın.

Psikolog Yrd. Doç. Dr. Sema Bengi Gürkan

Katkılarından dolayı doktorsitesi.com'a teşekkür ederiz.

Open all references in tabs: [1 - 3]

Leave a Reply