Kadınlar anneliğe nasıl hazırlanabilir?

“Annelik içgüdüsel olsa da her kadın için fizyolojik ve psikolojik hazırlık gerektiren bir süreçtir” diyen Uzman Klinik Psikolog Nihan Yuğaç Doğan, anneliğe psikolojik hazırlık sürecinde kadınların yapabileceklerini sıraladı.

Kadınlar evlilik ile kurulan yeni bir yaşamın ardından, biyolojik saatin yaklaşması, eşlerin isteği, toplumun baskıları gibi sebeplerden bir süre sonra kendilerini çocuk sahibi olma düşüncesi ile karşı karşıya bulur. Çocuk sahibi olmanın vereceği mutluluk ve yaşatacağı duygusal tatmin ile motive olan kadınlar, bu düşüncenin beraberinde getirdiği kaygı, değişim, daha fazla sorumluluk ve karmaşa gibi baş edilmesi gereken durumlarla karşı karşıya kalmaktan kaçamazlar.

Kadınlar anneliğe nasıl hazırlanabilir?

HEM PSİKOLOJİK HEM DE FİZYOLOJİK HAZIRLIK ÖNEMLİ

İleriki zamanda çocukla birlikte yeni bir düzen kurulacaktır. Alışkanlıklar, arkadaşlıklar, sosyal ilişkiler, eşler arası ilişki ve iş yaşamı yeni düzen doğrultusunda değişime uğrayacaktır. Bütün bu sebeplerden dolayı çocuk sahibi olmak insan yaşamında köklü değişimlere yol açan bir olaydır. Böylesine hayati bir olaya fizyolojik ve psikolojik olarak hazırlık süreci önemlidir. Bu yeni hayata önceden hazırlanarak, çocuğunuza sevgi ve huzur dolu bir aile hayatı sunabilir, sağlıklı bir gelişim süreci geçirmesini sağlayabilirsiniz. Yapılan araştırmalar da gebelik öncesinde kendilerini psikolojik olarak hazırlayan annelerin bu süreci daha kolay ve huzurlu atlattıkları ortaya çıkmıştır.

Kadınlar anneliğe nasıl hazırlanabilir?

KADINLARIN ANNELİĞE PSİKOLOJİK HAZIRLIK SÜRECİNDE YAPABİLECEKLERİ

  • Annelik içgüdüsel olmasına rağmen kimse anneliği öğrenmiş olarak doğmaz. Kadın yaşadıkça ve tecrübelendikçe anneliği öğrenir. “Mükemmel anne olmalıyım” düşüncesi, yetersizlik kaygısı ve suçluluk yaşatarak, hazırlık aşamasında kadını engelleyen bilişsel bir çarpıtmadır.
  • Kadınlar anneliğe hazırlık sürecini başlatırken, eşlerinin desteği çok önemlidir. İlk olarak bebek kararı her iki tarafın da ortak kararı ve isteğiyle alınmalıdır ve hazırlık süreci hem anne hem de baba adayı için yaşanmalıdır.
  • Gerek hamilelik öncesi gerekse de hamilelik sürecinin nasıl olacağı konusunda eşle konuşmalıdır. Bu süreçle ilgili birbirlerinin kaygılarını ve korkularını öğrenmeli ve karşılıklı beklentilerini ortaya koymalıdır. Mesela bebeğin bakımıyla sadece anne mi ilgilenecek yoksa baba da yardım edecek mi, nasıl bir iş bölümü yapabilirler gibi konularda beraber karar vermelidirler.
  • Yeni hayatlarında yaşayacakları ekonomik, sosyal, bireysel, cinsel ve ailesel değişimlerin farkında olup bu değişimlere hazırlanılmalıdır. Böylece bireyler, bilinçli ve farkında olarak hamilelik süreci yaşayacaklardır.
  • Anne adayları, doktor kontrollerine eşleriyle birlikte gidip sorumluluğun sadece annede olmadığı mesajını vermeli ve yaşanan her anı eşleriyle paylaşmalıdırlar.
  • Bebek sahibi olmanın sıradan bir şey olmadığını, kendi içinde zorlukları olduğu kabullenilmelidir. Yeni bebekleri olmuş ve bebek büyütme konusunda bilgi ve tecrübesi olan kişilerle konuşulmalıdır. Onların hamilelik boyunca neler hissettikleri, neler yaptıkları öğrenmeye çalışılmalı, hamilelik süreci ve bebek bakımıyla ilgili birçok bilgi edinilmelidir.
  • Anne adayları, çocuk sahibi olan arkadaşlarıyla daha çok zaman geçirip, onların neler yaşadıklarını, çocuklu yaşamın olumlu olumsuz yanlarını, çocukla bir günün nasıl geçtiğini gözlemleyebilir ve öz değerlendirme yapabilirler.
  • Bebek sahibi olmaya hazırlanan kişiler zaman yönetimi konusunda kendilerini geliştirebilirler. Çünkü özellikle doğum sonrası birçok şeye yetişmeye çalışan, bebeğin çoğu ihtiyacına cevap verecek ve en çok onun yanında olması gereken anne olacaktır.
  • Anne adayları bu süreçte iş yaşantısı ile ilgili düzenlemeleri yapabilirler. Hamilelik sürecini olumsuz etkileyebilecek stresli bir iş yaşamını düzenlemeli, iş ile ilgili değişiklik yapılamayacaksa kendi başa çıkabilme ve stres yönetimi becerilerini geliştirmelidirler.

Uzman Klinik Psikolog
Nihan Yuğaç Doğan

Leave a Reply