Duygularımızı Okumalıyız

Yazar Nazlı Özburun, yaşanan olaylara takılıp kalınmaması gerektiğini belirterek, "Kendimizi ve duygularımızı okumalıyız.

Esenler Belediyesi Fevzi Çakmak Halk Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi'nde hayata geçen "Kitap Okumak nefes almaktır" projesi kapsamında sosyolog yazar Nazlı Özburun, Esenlerli kadınlarla bir araya geldi.

Çok sayıda kadının katılımıyla gerçekleşen sohbet programında yazar Özburun, kadınlarla aile ve çevre ilişkileri ile sosyal psikoloji kavramı üzerine sohbet etti.

Kaleme aldığı "Haz ve Hız Çağında İlişkiler" adlı kitabından örnekler vererek günlük yaşamda kendimizi ve hayata olan ilişkimizi duygularımızla anlamlandırmanın önemine dikkat çeken Özburun, "Dış dünyayı bir ayna gibi görün" dedi.

Bir insanın varlığının, bir başka insana bağlı olmadığını söyleyen Özburun, insanların birçoğunun önceden yaşadıkları olayların etkisinden sıyrılmadan yaşamlarına devam ettiklerini belirterek, psikolojik hastalıkların temelinde herhangi bir olaya takılıp kalmaktan kaynaklandığını vurguladı.

Duygularımızın neyi anlattığı önemli

"Duygusal çöplerimizle dolaşıyoruz" diyen Özburun, yaşanan herhangi bir olay için hiç kimsenin kendini suçlamaması gerektiğini kaydederek "Hiçbir şey için kendimizi suçlamamalıyız. Kendimizi ve duygularımızı okumalıyız. Hangi duygumuzun bize neyi anlattığı çok önemli" diye konuştu.

Örnek vererek konuşmasına devam eden Özburun, yaramaz ve saldırgan bir tutum sergileyen küçük bir çocuğu eleştirmek yerine onunla yakınlaşarak sıcak ilişkiler içinde iletişim kurulmasının önemli olduğunu ifade etti.

Kıskançlık duygusuna da vurgu yapan Özburun, bu duygunun insanı kasıp kavuran ve bitiren bir duygu olduğunu söyleyerek, kıskançlığın bir süre sonra nefret duygusuna dönüştüğünü belirtti.

Eve kapanmayın, sosyalleşin

Her duyguya yüklenilen bir takım anlamların olduğunu dile getiren Özburun, sosyal psikoloji kavramına da dikkat çekerek, bir işe niyet ederek başladıktan sonra istikrarlı bir şekilde devam ettiren bir kişinin başkalarına örnek olacağını anlattı.

İnsanın sosyal bir varlık olduğunu ve bu anlamda kadınların evlerine kapanmayıp sosyalleşmesi gerektiğini söyleyen Özburun, gündüzü ve geceyi nasıl daha verimli geçirilebileceği konusunda da ipuçları verdi. Güne erken saatlerde kalkmanın çok önemli olduğunu kaydeden Özburun, güne televizyon seyrederek başlayanların da o günü kurtarmasının çok zor olduğunu belirtti. Özburun, güne erken başlayanların geç başlayanlara göre daha iyi bir psikolojiye sahip olduklarını da ifade etti.

Leave a Reply