Doğuş Üniversitesi Psikoloji Bölümü öğrencileri işten çıkarılan Bölüm Başkanı Prof. Dr. Serdar Değirmencioğlu’nun işe iadesi ve dört öğretim elemanının kaldığı psikoloji bölümünde koşulların düzelmesi talebiyle bugün eylemdeydi.

Bianet'ten Beyza Kural'ın haberine göre, yaklaşık 200 kadar öğrenci “Üniversite≠ ticarethane. Doğuş Psikolojiye dokunma” pankartıyla üniversite önündeki yolu kapattı ve rektörle görüşmek istedi.

Rektör bina önüne inerek yolu açmaları halinde kendileriyle görüşeceğini söyledi, öğrencilerin “Olumlu sonuç almadan buradan çıkmayı düşünmüyoruz" sözlerini " Biz sizlerin isteediği şekilde karar almak zorunda değiliz" şeklinde cevaplaması tepki topladı.

Öğrencilerin seçtikleri temsilciler rektörle görüştü. Öğrencilerin anlatımına göre Rektör şu açıklamalarda bulundu:

"Değirmencioğlu'nun iki aylık deneme süresinde memnun kalınmadığı için işten çıkarıldı, işe alınmayacak. Onun derslerine yeni bir öğretim elemanı gelecek. Bölüme psikiyatrist alınması gibi bir durumun şu anda söz konusu değil.Eğitim kadrosu eski düzene dönecek."

Öğrenciler, bundan sonra atacakları kararları konuşmak üzere eylemi sonlandırdı.

300 öğrenciye 4 öğretim elemanı

Doğuş Üniversitesi Psikoloji bölümünde 2012 yılında 11 öğretim elemanı vardı. 3 kişinin işten çıkarılması ve üç kişinin de buna tepki olarak istifa etmesinin ardından 2013 yılına 5 öğretim elemanı ile başladı.

Eylül ayında göreve başlayan Prof. Dr. Serdar Değirmencioğlu’nun Ekim sonunda gerekçesiz olarak işten atıldı. 300 öğrencinin bulunduğu bölümde şu anda 4 öğretim elemanı var, onlardan biri de bu yıl çalışmaları için yurtdışında. Değirmencioğlu’nun dersleri boş geçiyor.

Öğrencilerin birçoğu kadro nedeniyle bu üniversiteyi tercih ettiklerini, ancak şimdi 4 öğretim elemanının kaldığını söylüyor. Bu durum öğretim elemanları için de artan yoğunluk demek.

“Güvencesiz ve geçici çalıştırılıyoruz”

Prof. Değirmencioğlu ise bianet’e yaptığı açıklamada 15 Eylül günü başladığı işten 24 Ekim günü gerekçe gösterilmeksizin çıkarıldığını belirterek “İşten çıkarıldıktan yarım saat sonra, dışarıdan ders saati karşılığında derslere gelmem istendi” dedi.

“Özel üniversitelerde üniversite bileşenlerinin söz hakkı yok. İşten çıkarılmalar akademisyenler arasında da kırılma yaratıyor. Bu da örgütlenme zorluğunu ortaya çıkarıyor. Güvencesiz ve geçici olarak çalıştırılanlarız. Özellikle özel üniversitelerde örgütlenmeliyiz.”

Değirmencioğlu geçtiğimiz yıl taslağı Milli Eğitim Bakanlığı’na sunulan Yeni YÖK yasa tasarısının da güvencesiz çalışmanın yolunu açacağını söyledi.

“Üniversite ticarethane değil”

Öğrenciler adına yapılan açıklamada “üniversitenin geçtiğimiz yaz Beykent Üniversitesi sahiplerine satıldığı ve Psikoloji bölümündeki baskıların artığı” söylendi.

Eylemde vurgulanan diğer sorun da öğretim elemanlarının yeterli sayıda olmadıklarını vurgulayarak açılmamasını istediği yüksek lisans programlarının açılmaya çalışılması.

Klinik Psikoloji Yüksek Lisans programı’nda çalışabilecek tek öğretim elemanı var. Ancak klinik psikolog olmak için yüksek lisans şartı göz önüne alındığında üniversiteler bu bölümleri “kazanç” olarak görüyor.

Öğrenciler bu program için bölüme danışılmadan psikiyatristler alınmasına karar verildiğini belirterek buna karşı çıktı.

“Üniversitenin bir ticarethane gibi yönetilmesine ve öğrencilerin müşteri olarak görülmesine karşı çıkıyoruz”

(bianet)

Editör :