Çocuklar Bayramlarda Sosyalleşiyor

Doğan AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocukluk yıllarında bilinç dışı olarak işleyen bir yapı olduğunu belirterek, bu bilinç dışı yapının ilerleyen yıllarda hem kişiliği hem de gelecek hayatı şekillendirdiğini ifade etti.

6 yaşına kadar insan beyninin maksimum bir kodlama yaptığını anlatan Doğan, "İki tür kodlama var, biri görsel diğeri işitsel. 6 yaşına kadar insan beyninin kodlaması maksimum düzeydedir. Yaş ilerledikçe kodlama da azalır. Bu yaşa kadar alınan tatlar da, yaşanılan anlar da çok özeldir. Bu nedenle çocukluğumuzda yediğimiz yemeklerin tadını hiç unutmayız" diye konuştu.

Bayramların çocukların hafızasında ayrı bir anlamı olduğuna dikkati çeken Doğan, şunları kaydetti:

"Milli ve manevi değerler bayramlarda kazanılır. Çocuk bayramda paylaşmayı öğrenir. Ailenin yaptığı sadaka yardımları, komşuya götürülen bir tas çorba çocuğun hafızasında yerini alır. Çocuklar her şeyi taklitle öğrenir. Özelllikle bir şey öğretmeye gerek yok, çocuğun o ortamda olması yeterli. 'Paylaş' demeye gerek yok, o yeterki paylaşmayı görsün. Çocuk, bayramda paranın nasıl yönetileceğini, bunun sorumluluğunu öğrenir. Çocuğun eline en fazla paranın geçtiği zamandır bayramlar. Çocuk harçlığıyla neler alacağının hesabını yapar. Bayramda çocuk o güne kadar görmediği pek çok akrabasını, uzaktaki yakınlarını görme imkanı bulur. Artık teknoloji ile uzaktaki akrabalarla internet üzerinden görüşülebiliyor, aynı ortamı solumaya çok da ihtiyaç duyulmuyor. Çocukların artık bayramlardan eskisi gibi tat almadığını düşünüyoruz. Bunda çocukların değil biz büyüklerin etkisi var. Aynı apartmanda yaşıyoruz ancak birbirimize güvenmiyoruz. Bayramlar güveni yayıyordu. Dedelerimiz 4 yıl askere gidiyor, hanımı 4 yıl sesini bile duymadan onu bekliyordu. Şimdi ise çiftler birbirlerine birkaç saat ulaşamasın fırtınalar kopuyor. Bunların hepsinde teknolojinin etkisini göryürouz. Artık bayram denilince tatil akla geliyor ve yıllık izin gibi değerlendiriliyor. Nasıl olsa sevdiklerimizle telefonda ya da internette konuşabiliyoruz düşüncesi var."

Doğan, bayramların Türk aile yapısının temel taşlarını oluşturduğunu ifade ederek, "Çocuk bayramda birliktelik duygusunu, insanlardan korkmamayı öğrenir. Çocuklar artık bayram ziyaretlerine gitmek istemiyor. 'İnternette oyun oynayacağım' diyor. Yaşı biraz büyük olanlar kendi planlarını yapıyor. Çocuk, bayramın heyecanını, telaşını ne kadar aile ortamında görmüşse o kadar talep eder. Bayramlar, çocukların gerek sorumluluk gerek paylaşmak duygusunu gerekse sosyallleşmeyi kazandığı zaman dilimleridir. Bu nedenle bayram ve çocuk ilişkisi ele alınmalı, gerek yerel de gerekse büyük çaplı projelerle farkındalık kazandırılmalı. Bu değerlerin kaybedilmemesi için bir devlet politikası izlenmeli" dedi.

Leave a Reply