Çocuğun sağlıklo olması için erkek eşini

iSTANBUL HABER CiTY NET: Fatih Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Efkan Yeşildağ, `Baba, çocuğun sağlikli bir kişiliğe sahip olmasini istiyorsa, onu seviyorsa hanimini mutlu etmelidir` dedi.

Özel Nilüfer Eğitim Kurumlari ve il Milli Eğitim Müdürlüğü tarafindan Yildirim Kültür Merkezi`nde düzenlenen `Önce okul öncesi` konulu sempozyuma, Bursa ve ilçelerinde görev yapan 600 okul öncesi ve psikolojik danişmanlik ve rehberlik öğretmeni katildi. Öğrencilerin mini konseriyle başlayan sempozyumda konuşan Fatih Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Aile Danişmani Efkan Yeşildağ, `Bir çocuğun çevresinden en çok etkilendiği dönem anne karnidirçünkü çocuk hiçbir dönemde 1 ayda 3-5 santim uzamaz. Dolayisiyla en hizli geliştiği dönem, en çok etkilendiği dönem anne karnidir. Bundan dolayi insanin hayatindaki en önemli kişi annedir. En çok etkilendiği dönemde çocuğun çevresinde anne vardir. Baba ise bu dönemde annenin çevresindedir. O yüzden biz diyoruz ki, çocuğun sağlikli bir kişi olmasini isteyen babalar hanimini mutlu etmelidir` diye konuştu.

`FiGÜR BABADIR`

Anne karnindan sonra da çocuğun ilk defa sosyal çevre dediğimiz diş dünyaya açildiği yerin okul öncesi eğitim olduğunu kaydeden Yeşildağ, `Çocuğun sosyalleşmesi ve çevresiyle ilişkileri açisindan bu dönem çok önemlidir. Özellikte 3-6 yaş arasinda çocuklarimizin sosyalleşme dönemidir. Bunu ilk olarak babasiyla gidermesi gerekir. Çocuğun kafasindaki sosyalleşme figürü olan kişi babadir. Çocuk için kendisi `ben` birinci tekil şahistir. Anne `sen` ikinci tekil şahis. Baba da üçüncü tekil şahis `o` dur. O sosyalleşme figürü bu 4, 5 ve 6. yaşlarda babalarin çocuklariyla daha fazla ilgilenmesi, onun daha sağlikli bir kişilik geliştirmesi açisindan çok önemli. Okul öncesi eğitimi, aslinda bizde özellikle çalişan annelerin kendileri bakamadiği için çocuğunu biraktiklari emniyetli bir yer olarak algilaniyor. Aslinda öyle olmamasi gerekir. Bu dönemde özellikle erkek çocuklarina, `Anaokuluna gönderiyorum` denmesi çok sakincalidir. Bu yüzden çocuklarimiza okul öncesi eğitim kavramini anlatmamiz, burada anaokulu kavramindan vazgeçmemiz gerekiyor çünkü özellikle bu 4-6 yaş arasinda çocuklarda ayni zamanda cinsel kimlik gelişimi de ortaya çikiyor. Çocuklar, `Ben kiz miyim? Erkek miyim? Kiz isem diğerinden farkim nedir? Erkeksem diğerinden farkim nedir?` gibi bu ayrimlari öğrenmek zorunda` dedi.

`OKUL ÖNCESi EĞiTiMDE GÜZEL GELiŞMELER VAR AMA?`

Türkiye`de okul öncesi eğitiminde çok güzel gelişmeler olduğunu kaydeden Yeşildağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

`Bununla ilgili güzel toplanti ve paneller yapiliyor fakat ülkemizde bu yeterli değil. Çok daha iyi şeyler yapilabilir, bunun daha bilinçli olmasi gerekiyor. Halihazirda Türkiye`de okul öncesi eğitimine anaokulu diyorsak, almamiz gereken daha çok yol olduğunu düşünüyorum. Özellikle 3-6 yaş arasinda çocuğun hayatindaki en önemli kişi annesi değil, babasidir. Baba çok önemlidir çünkü sosyalleşme figürü olduğu için babanin çocuğunu tutup o güçlü adam tarafindan sosyal çevrede, diğer insanlar arasinda birlikte dolaşmasi, onun her zaman arkasinda olmasi, onun elinden tutmasi, düştüğünde `Ben buradayim, endişe etme, kendin kalkabilirsin` demesi, bir problemle karşilaştiğinda, `Korkma, ben buradayim` demesi, çocuğun kişilik gelişimi açisindan çok önemli. Bizim Türkiye`de ihmal ettiğimiz öncelikli hususlardan bir tanesi, bu yaşlarda baba yok çocuğun hayatinda. Baba hep dişarida. Çocuklarla anneler ilgileniyor. Bu özellikle erkek çocuklarin kişilik gelişimi açisindan çok sikintili. Kiz çocuklarinda ise ileride erkek ile kuracaklari ilişkinin sağlikli olmasi açisindan problem teşkil ediyor. Babanin o dönemde çocuğun hayatinda olmasi çok önemli

Leave a Reply