Dışarıda kolay da yatakta ince ve narin görünmek sanıldığı kadar kolay olmuyor. Çoğu zaman ışıkları kapatmak işe yarasa da sabah olup, etraf aydınlandığında yorganın altında saklanan kilolar gün ışığına çıkıyor!
İlişkinizin ilk başlarında belki hiç kilo problemi yaşamadınız fakat yıllar içinde gerek yaşa, gerekse doğumlara bağlı problemler gündelik yaşamdan çıkıp, yatağınızın içine kadar girdi. Siz yorganın altına saklandıkça cinsel hayatınız etkilenmeye başladı. Eşiniz bu duruma bir anlam veremezken siz saklandıkça saklandınız.
Peki sonunda ne mi oldu? Alınan kilolar cinsel hayatın zevklerinden mahrum kalmanıza neden oldu, belki de ilişkinizi derinden sarstı. Kim Psikoloji'den Klinik Psikolog Nevin Işık, iyi bir ilişkide alınan kiloların cinsel hayatta herhangi bir soruna yol açmaması gerektiğini belirtiyor.
Işık, “Aslında kiloların cinselliğe çok etkisi olmaz. Ama obezite gibi ciddi kilo alımı olduğunda beraberinde sağlık problemleri de görülebiliyor. Diyabet, kardiyovasküler rahatsızlıklar ve damar tıkanıklığı gibi problemler ereksiyon, kuruluk, ağrılı cinsel ilişkiyi de beraberinde getiriyor. Hastalıkların gerektirdiği ilaç kullanımlarından dolayı cinsellikte bozulmalar görülebiliyor” diyor.
Sorun; özgüven eksikliği
Kilo almaya başlayan kadında özbenliğiyle ilgili negatif düşünceler görülmeye başlıyor. Kendine aynada daha az bakıyor, özgüveninde eksikler oluşmaya başlıyor. Kilolarla birlikte kendisiyle ilgili negatif duyguları arttığı için cinsellikte daha az çekici bulunacağı, daha az arzulanacağıyla ilgili kaygılar yaşıyor. Psikolog Nevin Işık, “Yatağa kaygılı girildiği için ışıkların kapalı olması, yorganın altında olmak gibi istekler oluşuyor. Bu davranışlar cinsel ilişkide dikkatin dağılmasına neden oluyor. “Şuram açıldı, buram mı göründü, şimdi benim hakkımda ne düşünecek” diye düşünen kadın, cinsellikten uzaklaşmış oluyor. Bu da ıslanma problemine ve daha az haz almaya yol açıyor. Cinsel istekte azalma oluyor ve kadın mümkün olduğunca daha az cinsel ilişkiye girmeye çalışıyor” diyor.
Geçmiş de etkili
Kadının kendini beğenmemesi beraberinde kendi içine çekilmesi, cinsel isteğinde azalma olması, azalmayla birlikte ağrılı ilişkinin başlaması, zorla ilişkiye girme, erkeğin ısrar etmesi gibi sorunları getiriyor. Psikolog Nevin Işık, “Özellikle vajinismus vakalarının altında bu tür sorunlar görülebiliyor. Örneğin böyle bir sorun yaşayan kadının babası küçükken ona hiç ‘Güzel kızım' dememiş. Ama kızının bir arkadaşına ‘Arkadaşın ne kadar güzel' demiş. Bu durum kadının genç kızlığından itibaren ‘Ben güzel değilim' olgusunun kafasında oluşmasına neden oluyor. Bu da eşin yanında soyunurken ya da cinsel ilişkiye girerken problem yaratıyor. Kadın, kendini güzel bulmadığı için aynada kendine, vücuduna ya da genital bölgesine hiç bakmamış oluyor. Cinsel ilişkiye girdiğinde ise vajinismus oluşabiliyor” diyor.
Sosyal fobiye neden oluyor
Kilo alan kadınlar depresyona girebiliyor. Depresyona girdiği için genel olarak hayattan zevk alma seviyesi azalıyor ve bu da cinselliğe olan isteği azaltıyor. Kaygı seviyesi yükselebiliyor, sosyal fobi ortaya çıkabiliyor. Toplum içine girmekte zorlanıyor. Kilo aldığı için zihin okumalar artıyor, insanların kendisi hakkında konuştuğunu düşünüyor. Özgüveninin azalmasıyla birlikte bol kıyafetler giyinmeye başlıyor. Kendini eskisi gibi çekici hissetmediği için toplum içinde daha az konuşmaya başlayabiliyor.
Kıskançlık ortaya çıkıyor
Kadının kilo almaya başlamasıyla beraber “Eşim beni aldatıyor olabilir mi?” düşüncesi de ortaya çıkabiliyor. Bu tür düşünceler iyi giden bir ilişkiyi zedeleyebiliyor. Bazen kadın, erkeği bu tür bir duruma da yönlendirebiliyor. Bu tür kıskançlıklardan sıkılan erkek, aklında olmayan bir davranışa doğru yönelebiliyor.