Melikşah Üniversitesi (MÜ) Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yusuf Kala, insanların daha sevgililer günü gelmeden kitle iletişim araçları kullanılarak bir beklenti içerisine sokulduğunu ve hediye alma konusunda yönlendirildiğini öne sürdü.
Batı kültüründen geçen sevgililer gününün Türk toplumuna uyarlanmaya çalışıldığını belirten Kala, şunları kaydetti:
''Batı kültüründen geçen, sadece sevgililer günü değil doğum günü, anneler günü, babalar günü, evlilik yıl dönümü gibi günlerin tamamı daha ziyade tüketime dayalı, toplumda tüketimi artırmaya yönelik günlerdir. Toplum ve kitle iletişim araçlarının da yönlendirmesiyle insanlar, bu günler gelmeden bir beklenti içerisine girip, kendilerini hediye almaya şartlandırıyor. Hediye beklentisi çiftler arasında huzursuzluğa, aile içinde zaman zaman şiddete neden olabiliyor. Güzel bir söz veya gülümsemek de hediyedir.
Kala, sevgi, değer biçilemeyecek yücelikte bir duygu olduğunun altını çizerek, "Sevginizi ifade etmek için özel bir gün belirlemeyin. Her gün, her saat, eşinize, yakınlarınıza sevginizi belirtmek için fırsat oluşturabilirsiniz. Bu günün illa 14 Şubat olması gerekmiyor'' dedi.