Amerikan Aile Terapisi Dergisi’nin yayınladığı araştırmaya göre anaokulu ve ilkokulda öğrencilere otoritelerin önerdiğinden daha fazla ödev veriliyor. Hatta bazı okullarda bu oran üç katına kadar çıkıyor.
Araştırma sonuçları Amerika Ulusal Eğitim Birliği’nin savunduğu ’10 dakika’ kuralına da ters düşüyor. Eğitim Birliği her sınıf için 10 dakikalık ödev zamanlaması öneriyor. Anaokullarında ödev verilmemesi gerektiğini belirten otoriteler; birinci sınıfta on, ikinci sınıfta yirmi, üçüncü sınıfta ise otuz dakikalık ev ödevi yapılması gerektiğini söylüyor.
1.100’den fazla öğrencinin ve ailelerinin katıldığı araştırmaya göre verilen ödevler, önerilerin neredeyse üç katı çıktı. Brown Üniversitesi, Brandeis Üniversitesi, Ulusal Çocuk Merkezi ve New England Pediyatrik Psikoloji Merkezi’nin yaptığı diğer bir araştırmaya göre de sonuçlar aynı.
New England Pediyatrik Psikoloji Merkezi klinik direktörü Stephanie Donaldson-Pressman “Ödev verilmemesi gereken anaokulu öğrencilerinin, üçüncü sınıf öğrencilerinin yapması gereken kadar ödev yapması şok oldu.” dedi.
Araştırmacılar, çocukların masa başında tutulmasının yanlış olduğunu ve onların oyun oynaması gerektiğini belirttiler. Bu durumun bedelinin ağır olabileceğini söyleyen Donaldson-Pressman, “Fazla ödev okul başarısına fayda sağlamaz aksine okula karşı tutumlarına, notlarına, özgüvenlerine, sosyal becerilerine ve yaşam kalitelerine zarar verir.” dedi.
Uzmanlar aşırı ödevin çocukları strese soktuğunu, ülser, migren, uyku eksikliği, kilo kaybı gibi problemlere neden olduğunu ve çocukların hayatında denge eksikliği yarattığını söyledi. Ayrıca araştırmada ortaya çıkan bir diğer sonuç ise ailelerin de çocuklarla birlikte strese girdiği.