Bugün 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü. Üsküdar Üniversitesi Psikoloji Bölüm Başkanı Prof. Hüsnü Erkmen’e göre, Türkiye’de yaklaşık 7 milyon kişi “anksiyete”den muzdarip. Erkmen, çözüm için yapılması ve yapılmaması gerekenleri anlattı.
Ruh sağlığı sorunu nasıl fark edilir?
Ruh sağlığı sorunu olanlar ikiye ayrılır; ‘uzman tarafından anlaşılabilir’ ve ‘anlaşılamaz’ olarak. Özellikle ağır akıl hastası durumunda olanlar kolaylıkla anlaşılır. Sıkıntı hastalıkları, depresyon gibi, uzun yıllar boyunca anlaşılmayabilir.
Nasıl iletişim kurulmalı?
Öncelikle sakin olmak gerekir. Yüksek sesle konuşabilir hatta küfür edebilirler. Onun için mümkün olduğu kadar sakin olmak, hasta olduğunu önceden biliyorsak onu anlayışla karşılamak gerekir. Gerginliği ortadan kaldırırsak zaten insanın ruh sağlığı daha iyi olur. En doğrusu muayeneye teşvik etmek. Ülkemizde psikiyatri muayenesi olmak kötü bir şey olarak algılanır. Halbuki psikoloji, tedavi sonuçları çok iyi olan bir daldır. Normal biri çevresindekinin ruh sağlığının bozuk olduğunu nasıl anlar? Herkesle ciddi sebep olmadan çatışan insanlar çok sağlıklı değildir...
Peki neleri yapmamalıyız?
İlk olarak damgalamamak lazım. Küçümsemek, hor görmek hastaları daha aşağı iter. Ailede sorunlu bireyler varsa onun hasta olduğunun bilincinde olmak gerekir ve tedaviye teşvik etmek gerekir.
En çok görülen psikolojik hastalıklar hangileri?
Türkiye ve dünyada en çok görülen psikolojik rahatsızlık anksiyete bozukluğu dediğimiz ‘sıkıntı’ hastalıklarıdır. Ülkemizde yaklaşık 7 milyon kişide bu tür bozukluklar görülüyor. Panik bozukluğu var, sosyal fobi var, vs. Bu rahatsızlıkların hafif formlarını da ele alırsak yaklaşık 15 milyon kişiyi kapsar.
Bu hastalıklar genetik temelli mi?
Genetik olduğuna dair ipuçları var. Mesela, sosyal faktörlerden dolayı alkol kullanımı yüksek olan erkeklerin kız kardeşlerinde kaygı hastalıkları sıklıkla görülür.
Yaygın ruh sağlığı sorunları tedaviyle çözülebilir mi?
Ağır akıl hastalığı durumu olanlar tedavi ile daha iyi hale getirilebilir. Kronik olduğu için tamamen ortadan kalkmaz. Hafif hastalıkların büyük çoğunluğu tamamen iyileşir.
Ruh sağlığımızı korumak için ne yapmalıyız?
Düzenli spor yapılmalı. Sosyal hayatta daha çok yer almalı ve insanların arasına karışılmalı.
‘Ruh sağlığı yasası’ndan bahsedecek olursak...
‘Ruh sağlığı yasası’; “Bir insan hastaneye nasıl yatırılır, nasıl çıkarılır?”, “Kime ruh hastası denir, kime denmez?” gibi pek çok konuyu içerir. Bu bazı şeylerin kötüye kullanımını engeller. Ne yazık ki Türkiye yasası olmayan nadir ülkelerden...