Usta oyuncu Kadir Savun'un kızı İraz Savun, geçtiğimiz aylarda Psiko-Onkoloji Derneği'ni kurdu.

Yeşilçam'ın önde gelen karakter oyuncuları arasında yer alan ve 17 yıl önce kanser hastalığı nedeniyle hayata veda eden Kadir Savun'un kızı İraz Savun, babasını kaybettikten sonra kansere savaş açtı. Savun, kurucu üyeliğini yaptığı Psiko-Onkoloji Derneği'ni, yaptıkları çalışmaları ve babasını anlattı...

GENÇ BİR DERNEĞİZ

Psiko-Onkoloji Derneği fikri nasıl ortaya çıktı?

Psiko-Onkoloji, Türkiye'de ve dünyada büyük bir açığı kapayan ama ne yazık ki bugüne kadar ihmal edilmiş bir dal. Şimdilik genç bir derneğiz ama kısa sürede birçok kayda değer çalışmalar yaptık. Bunlardan bir tanesi sertifikalı psiko-onkolog yetiştirmek... Yani psikoloji eğitimi alan arkadaşlarımızı onkoloji uzmanı haline getirmek... ? Sizin eğitiminiz de psikoloji üzerine mi?

İstanbul Üniversitesi'nde psikoloji, pedagoji, tarih ve İngilizce okudum. Üzerine tıbbi dermatoloji ve tıp tarihi ihtisası yaptım. Geçtiğimiz aylarda da bu derneği kurduk. Kurduğumuz derneğe önce hastalar, sonra hasta yakınları gelmeye başladı. Yani biz hasta yakınlarına da destek veriyoruz. Aynı zamanda kanseri atlatmış ya da henüz tedavi sürecinde olanlar birbirleriyle deneyimlerini paylaşıyorlar. Bu sayede burada güzel bir sinerji sağlandı. Burada her zaman bir uzmanımız var ve insanlar 7/24 arayıp destek alabilirler.

YAYACAĞIZ

Tüm bunlar için hasta ve hasta yakınlarından maddi bir şey talep etmiyorsunuz, değil mi?

Bizim yaptığımız gönülllülük esaslı bir hizmet ve buna karşılık hiçbir ücret talep etmiyoruz. Kalabalık bir ekibiz; psikiyatr, psikolog, bunun yanı sıra bir ortopedistimiz ve sağlık sektöründe hizmet veren arkadaşlarımız var. Tüm arkadaşlarımız burada gönüllü olarak hizmet veriyor. Umarım tüm Türkiye geneline bu derneği yayabiliriz.

Babanız Kadir Savun'u da kanserden kaybettiniz. Eğer böyle bir kayıp yaşamasaydınız yine böyle bir derneğin kurulması için çalışır mıydınız?

Zannediyorum yapardım ama babamı bu hastalıktan kaybetmek bu konu hakkında bir şeyler yapmak için beni çok biledi, hırslandırdı. Temelde böyle bir düşünce zaten vardı ama babamın hali çok biledi açıkçası. Babamla yaşadıklarım çok önemli. Benim en büyük şansım Muzaffer Uyar ile tanışmak oldu çünkü o da aynı şeyleri düşünüyordu. Biraraya gelince de böyle bir dernek çıktı ortaya.

BABAM ASİL ÜYEMİZ

Babanız, bugün böyle bir dernekte savaş verdiğinizi görseydi eminim sizinle gurur duyardı...

Keşke... Ben de çok isterdim görsün fakat babam bizim için hala çalışıyor. Psiko-Onkoloji Derneği'nin asil üyesidir Kadir Savun. Çünkü babamın da bir kanser hikayesi var ve biz bu derneği ondan yola çıkarak kurduk. Onun popüleritesi sayesinde medya ile sesimizi insanlara ulaştırmış oluyoruz. Kısacası babam öbür taraftan bile bize destek oluyor. Dediğim gibi asil üyemiz.

DÜŞLEDİĞİ BELGESELİ ÇEKECEĞİM

Babanızla birlikte birkaç film projesinde de yer almıştınız. İleride yine sinema yapmak ister misiniz?

Babamla birlikte 'Dila Hanım'da oynamıştım, kamera arkasında yer aldığım projeler de var. Babamın çekmeye ömrünün vefa etmediği ve bana anlattığı bir belgesel projesi var; onu çekmek istiyorum.

#Sayfa#

ÖLELİ 17 YIL OLDU AMA HALA METHEDİLİYOR

Babanızla nasıl bir ilişkiniz vardı, iyi anlaşır mıydınız?

Abi-kardeş, iki arkadaş gibiydik. Kanepenin bir ucunda babam senaryo okur; bir ucunda da ben sınav kağıtlarını okurdum. Hemen bana bulaşmaya başlardı, şakalaşırdı benimle. Ben de 46 numara olan ayaklarının altına kalemle çiçek çizerdim. Türk Sineması'na emek vermiş ve hala insanların evlerine filmleri ile giren babam Kadir Savun'u, ölümünün üzerinden 17 yıl geçmiş olmasına rağmen hala methetmeleri çok güzel bir şey.

ÖLÜMÜ SÜRPRİZ OLMADI

Babanız, kanser olduğunu öğrendikten ne kadar sonra hayatını kaybetti?

Öğrendikten sonra beş ay 20 gün savaştı. Gerekli kişiler tarafından bilgilendirilmiştim, o yüzden ölümü benim için çok sürpriz olmadı. İki-altı ay arası bir süre verilmişti zaten. Kendisi bilmesin diye elimizden gelen her şeyi yaptık ama bence hasta da, yakını da durumu biliyor. Sadece birbirlerine oynamak zorundalar. Babama verilen süre çok azdı, biz de sadece hayat kalitesini yüksek tutmak için çalıştık. Son ana kadar annem de, ben de yanındaydık. İşin içine tanınmışlık girince, işiniz daha da zorlaşıyor. O halini, sevenlerinin görmesini kimse istemez. Biz de o dönemi yuvarlak cümleler ile geçiştirip fotoğraf falan vermedik.

ÇOK ŞAKACI BİR BABAYDI

İraz Savun, babası Kadir Savun'un çok şakacı bir insan olduğunu ve her zaman birlikte çok eğlendiklerini, yaptığı esprilerle kendisini hep güldürdüğünü söylüyor.

Sabah : http: //www.sabah.com.tr